• Anasayfa
  • alim yada hocadan el almanın tanımı

Hoca ve Alim Birinden El Almak Ne Demek? Her İsteyen El Alabilir Mi?

Medyum Hoca ve alim birinden el nasıl alınır, el almak ne demek? Medyumlar ve Hocalar nasıl el verir? Her isteyen el alabilir mi öğrenelim.

Bugünkü yazımızda, el almak ve el vermek hakkında bilgileri sizlere sunacağız. El almak ve el vermek ritüellerinden tutun, el vere şifacılara kadar en derin konulara bile değineceğiz makalemizde. Böylelikle, el alma verme konusunda bilgi sahibi olmayan ve de bu konuları oldukça merak eden bireyler de, bilgi sahibi olabilecekler.

El Almak Nedir?

Alim ya da hocadan el almanın tanımı, birkaç şekilde karşınıza çıkabilir. Fakat size önerimiz, bizim sitemizdeki objektif ve de gerçek olan tanımları ciddiye almanızdır. El alma ve el vermenin kısaca özeti, bir yeteneğe sahip olan bir insanın ya da belli bir mevkiide, konumda olan bir kimsenin, bu yeteneği, konumu ve de mevkiiyi bir başkasına devretmesidir.

El Almak Nasıl Olur?

Bir insanda var olan yeteneğin tüm özelliklerini ve de maharetlerini diğer bir insana aktarmak, el vermek ile olanaklı bir durum haline gelir. Mesela, bir insanın ellerinde şifa vardır. Ve bu eller ile dokunduğu her yeri şifalandırır, güçlendirir o kişi. Buradan bakıldığı zaman bu durumun olağanüstü bir durum olduğu net bir şekilde görünmektedir. Fakat günümüzde de, geçmişin çok eski zamanlarında da bu durumun var olduğu kesindir. Bu tarz yeteneklere sahip olan kişiler enderdir ve de her zaman görülmez. Bu yeteneklere sahip bir kimsenin, bu yeteneğini ve de özelliğini aktarmak isteyeceği insanlar olacaktır. Aktarım olsun ki, yetenek elden ele, nesilden nesle devam etsin. İşte tam bu noktada devreye el vermek terimi giriyor. O insan, bu özelliğini aktarmak istediği kişiye el vererek, karşı taraf da el alarak, bu özellik aktarılır.

Her İsteyen El Alabilir Mi?

El almak tanımının birçok yerde değişik şekillerde karşınıza çıktığını görebilirsiniz. TDK’deki tanımlara bakacak olursak, el alma kavramı bu sözlükte de net bir şekilde açıklanmaktadır. İşte TDK’ye göre el almak kavramının tanımı:

  • (Tarikatlarda) mürit, başkalarına yol göstermek için mürşidinden izinli olmak.
  • Bir sanatı öğrenmiş olan çırağın, kendi başına iş kurmak için ustasından izin alması.

Bu tanımlara baktığımızda, bu tanımların da doğruları aktardığını söyleyebiliriz.  Çünkü geçmişte de, günümüzde de tarikatlarda ve dini öğretilerde öğrenci olan ve de son derece başarı arz eden öğrenciler, öğretmenlerinden el almıştır ve hala da almaktadırlar. Tarikatlarda, yüce olarak tanımlanan ve de çok üstün olan bu öğretmenlerden el alan öğrenciler, artık öğrenci unvanına değil, öğretmen unvanına sahip olur. çünkü el alan birisi, artık el aldığı kişinin unvanını, konumunu, yeteneğini ve de mevkiini de almıştır bile. Bu manevi yoğunluğu bir hayli çok olan kavramda, sahip olunan şeylerin değerinin bilindiği de görülmektedir. Yani var olan değer yargılarının devamında da süregelmesi için, el verme ve de el alma geleneğinin artarak devam etmesi önemli bir husustur.

Yazının buraya kadarki kısmında genellikle el alma kavramının üzerinde durduk. Şimdi de el verme kavramını irdeleyecek, örneklerle de konuyu pekiştireceğiz.

El Veren Medyumlar ve Ocaklılar

El vermek, kendi öğretilerini ya da mevkiini, konumunu ve de var olan yüce yeteneklerini, bir başkasına, istenilen kişiye devretme durumudur. El verme terimi bu şekilde tanımlanabilirken şahsımızca, aynı zamanda el alma kavramında olduğu gibi, el verme kavramında da TDK’nin tanımı mevcuttur. İşte o tanım:

  • Tarikatlarda mürşit, bir müride, başkalarına yol gösterme izni vermek.
  • Birine yardımcı olmak, yardım etmek.

TDK’nin sözlük anlamında da görebileceğiniz gibi, el vermenin temel amacı izin vermek, aktarmak, devretmek ve de yardımcı olmaktadır.

El Veren Şifacılar

El alınan konunun içeriğine bağlı olarak bu sorunun cevabı da değişkenlik gösterecektir. Eğer el alacağınız konu Müslümanlıkta yeri olan bir konu ise ve de kişi ilmi bilgileri tam olan Müslüman kişilerse, işte o zaman el almanız mümkün olacaktır. size el verecek olan kişinin belli yeteneklere, unvana ve de özelliklere sahip olması gerekir. Zaten bu hadiseye genel olarak baktığımız zaman, el veren kişilerin genellikle üstün yeteneklere sahip olan kişiler olduğunu görürüz.

El Veren Medyum Hoca ve Şerbetliler

Elbette ki el veren medyumlar ve ocaklılar vardır. Aynı zamanda şerbetli olarak anılan kişilerin de el verdiğini dile getirebiliriz. El veren medyum hoca ve şerbetliler gibi, ocaklılar da, genellikle üstün yeteneklere sahip olan kişiler olmaktadırlar. Bununla beraber, el veren şifacılar ile de karşılaşma ihtimaliniz yüksek olacaktır.

Bir hocadan ya da medyumdan el almanız için, öncelikle bu hoca ve de medyumun yetenekli, üstün özelliklere sahi olan kişilerden olması şarttır. Hatta bu tamamı ile kanıtlanacak kadar geçerli olmalıdır. Eğer eli alan da, veren de bu duruma gönüllü ise, işte o zaman bazı ritüeller gerçekleşecektir. Bunun adı da el almak el vermek için düzenlenen el verme ritüeli olarak geçer. El verme ritüelleri gerçekleşirken, bazı kuralların da asla aksatılmadığı görülmektedir. Özellikle de bazı ilimlerde, belirli kurallar ve de bu kuralların uyulması gereken raddeler vardır. Mesela, el alanın da, el verenin de kalbinin tamamı ile temiz olması çok önemli bir noktadır. Eğer ki kalbiniz temizse, kendinize tam anlamı ile güveniyorsanız, işte o zaman el alabilir, aynı zamanda da el verebilirsiniz. Bu yeterlilik, kolay ve de basitmiş gibi gelebilir. Ama bu yeterliliğe sahip olunmadığı takdirde, el alma ve verme işlemi de başarısızlıkla sonuç bulacaktır.

El alma ve de el verme işleminin gerçekleşmesi için birçok kural vardır. Bu kural çerçevelerinin hepsi tek tek hayata geçirildikten sonra, bu ritüel, bazı duaların okunması ile hayat bulur.

El Almak için Okunan Dualar Hangileridir?

El almak için okunacak olan dura, el veren hoca tarafından okunmalıdır. İşte okunan o dualar:

Bismillahirrahmanirrahim Allahümme salli ve sellim ve barik ala seyyidina muhammedin. kema la nihayete li kemalike ve âdede kemalihi

Uygulaması ise şu şekildedir;

Yasin suresi bir defa okunur.

  1. Ayet 1000 defa okunur.
  2. Ayet 313 defa okunur.
  3. ve 83. ayetler 313 defa okunur.

Sonra 100 defa “Yâ Hû sirrullah Yâ Hû sifatullah Yâ Hû zatullah Yâ Hû vücudullah Yâ Hû ef’alullah” okunur.

El almak, yeteneklerin ve de yüce özelliklerin barındığı o mirası devralmak için gerçekten de büyük önem taşıyan uygulamalar arasında yer alır. Geçmişten günümüze kadar uzanan el alma öykülerine şöyle bir göz gezdirir ve de kulak verirseniz eğer, göreceksiniz ki yetenekli ve de yüce insanların özelliklerinin nesilden nesle aktarılması gerçekten de çok mühim bir durumdur.

El Alan Kişilerin Medyumlardan Farkı Nedir?

Genellikle yaşlı bireylerden el alındığı görülmektedir. Çünkü o kimseler, yüce özellikleri ile ömrünün sonuna kadar yaşamak isterler. Sonrasında ise, ölüme yakın bir zamanda, artık bu özelliklerinin onunla beraber mezara girmesini değil, bir sevdiğine aktarılmasını ister. Bu nedenle de o kişi hayata gözlerini yummadan el vererek, yeteneklerinin ve de o mükemmel özelliklerinin aktarılmasına vesile olur. Medyumlar da çok yetenekli ve de yüce insanlardır. Onların elinden birçok şeyin geldiğini değil, neredeyse her şeyin geldiğini söyleyebiliriz. Bu nedenle de, medyumlardan da el almak isteyenler çok olur. Eğer sizin de tanıdığınız ve de yeteneğini size kanıtlamış olan medyum tanıdıklarınız var ise, bu yeteneğin o kişiden size geçmesini istemeniz çok normaldir. Özel yeteneklere ve de yüce özelliklere sahip olan kimselerin, tüm bu mucizevi şeyleri almaya layık ve de müsait olan bir kimseye devretmesi çok iyi olacaktır. Bu sayede bu inanışın devamı gelerek, çok daha iyi sonuçlar alınacak, özel yetenekler artacak ve de dünya daha da güzel bir hale gelecektir.